Tuesday, January 16, 2007

nasıl keşfedildim?


Yaşımdan küçük gösterme meselesi, tıp fakültesinden başlayarak başımın derdi olmuş bir durumdu. Doktorluk yaptığım çeşitli kurumlarda, "oğlum, doktor ne zaman gelecek?" ya da, sonradan öğretim üyesi olduğum zamanlarda, "hoca yok mu?" sorularına sinirli cevaplar vermemeyi öğrenene kadar gerçek yaşımı buldum. Hürriyet İK'nın sorduğu bir soru, çocuk ve 26 yaşında olduğum günlerin bir hatırasını canlandırdı.

Fotografta Biga Merkez Sağlık Ocağı doktoru olduğum zamandan bir görüntü; en sağdaki de ben...

Hürriyet İK'nın sorusu:
Sizi iş hayatında kim nasıl keşfetti? Detaylı bir şekilde anlatabilir misiniz?



Keşfedilmek, kendi durumum için, biraz iddialı bir kelime sayılır. Mutlaka bir cevap vermek gerekirse... Doktorlar, hastaları tarafından “keşfedilir”ler. Beni de, zorunlu hizmetimin bir bölümünü yaptığım Biga ilçesinin köylerinde yaşayan aileler “keşfetti”. 1985 yılında... Nasıl mı?

" Çocukların doktoru olmak" post'una bkz.

biraz daha kıbrıs


bugün akşamdaki yazımda kıbrısın, nerdeyse 25 yıldır devam eden kararsız ruh durumundan çıkmışlığını anlatmaya çalıştım. hayatımın 14 ayını geçirdiğim adadaki askerlik yaşantısı zor olduysa da, öğretici ve perspektif değiştirici idi. o güne kadar yoksulluktan sünnet olamamış askerlerin sünnetinden tutun, adada yerleşik yaşlı ingiliz nüfusa doktorluk yapmaya kadar uzanan bir mesleki uygulama... marmite, şeftali kebabı, lamb curry gibi hayatta ilk kez karşılaştığım kıbrıslı ya da "brit" tadlar da cabası. hastanenin olduğu tepebaşı köyünün "bus"çısı salih ya da hasan, sayısız askerlik arkadaşına eklendi. insanlar geçmişi her zaman güzel hatırlar diyen, doğruya yakın... öyle olmasa, en şikayetlendiğimiz dönemlerden birisi olan askerlik, herkesin dilinden düşmeyen bir dönem nasıl olurdu?
blogdaki resimler de o günlerin hatırlatıcıları.

kıbrıstan eski bir yılbaşı kartı


1984’ü 85’e bağlayan yılbaşında arkadalarıma göndermek için hazırladığım, o zamanlar moda “you are in the army now” şarkısından esinli tebrik kartının bir kopyası, bendenizin, o günkü Kıbrıs’taki ruh halini de biraz yansıtmakta.
Kıbrıs'ta çocuk doktorlarına ve ilgi duyanlara yaptığım bir sunumdan sonra çeyiz sandığına benzeyen kutularımdan çekip çıkarttığım karikatürü fotokopi ile çoğaltıp kart yapmak için bir bütün cumartesi harcamıştım (fotokopi makinesi bulabilmek için)

Wednesday, January 03, 2007

1989 yılının sonu için bir karikatür



cumhuriyet bilim teknik için 1989da yaptığım bir kapak karikatürü.. o zaman daha mı makbul bir çizerdim, ne versem yayınlıyorlarmış adeta??
1989dan 1990a geçiş gerçekten çok güzel bir çok şey getirmişti, bir tür fal bakma gibi oldu.